Yağmur sözleri; Yağmur, kimi zaman duygusal anlar yaşatırken kimi zaman da insanlara acı dolu anlar yaşatmaktadır. Sağanak yağışlar sonrası yeryüzünde yaşanan doğal sel felaketlerine neden olan yağmur, yine de insan hayatının; canlılığının ve devamlılığının özü olmuştur. Tabi ki yağmur çok zaman romantizm dolu anların yaşanmasına da sahne olmuştur. İşte biz de size yağmur sözlerini derlediğimiz bir sayfa hazırladık, umarız beğenirsiniz.
Siz de yayınlanmasını istediğiniz sözleri sayfanın altındaki yorumlar kısmından bize ulaştırabilirsiniz.
Ayrıca güzel sözler sayfamızı da inceleyebilirsiniz.
Yağmurla İlgili Şiirler
Elimden tut yoksa düşeceğim
Yoksa bir bir yıldızlar düşecek
Eğer şairsem beni tanırsan
Yağmurdan korktuğumu bilirsen
Gözlerim aklına gelirse
Elimden tut yoksa düşeceğim
Yağmur beni götürecek yoksa beni… Attila İlhan
Dışarda yağmur yağadursun
Ve zaman, yavrum, zaman
Da yağmur gibi oluklardan
Ve ellerinden akadursun… Cahit Sıtkı Tarancı
Bu yağmur, bu yağmur, bu kıldan ince,
Nefesten yumuşak, yağan bu yağmur.
Bu yağmur, bu yağmur, bir gün dinince,
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur, kanımı boğan bir iplik,
Tenimde acısız yatan bir bıçak.
Bu yağmur, yerde taş ve bende kemik,
Dayandıkça çisil çisil yağacak…. Necip Fazıl Kısa Kürek
Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde,
Bir parça uzaklaş kederlerinden.
Bir ruh gülümsüyor gibi derinden,
Mehtabın ördüğü saatler nerde?
Varsın bahçelerde rüzgar gezinsin,
Yağmur ince ince toprağa sinsin,
Bir başka alemden gelmiş gibisin,
Dalmış gözlerinle pencerelerde…. Ahmet Hamdi Tanpınar

Yağmur Sözleri
Yağmur saflığın en somut halidir. M.TERZİ
Yağmur komünisttir çünkü herkese eşit yağar, rüzgar ise kapitalisttir zayıf olanı yıkar.
Anlatsana yağmur; İyi insanların gözleri, neden hep sana benziyor?
Dolu kırar geçirir ama yağmur kiraz çiçekleri açtırır.
Bazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri sadece ıslanır.
Dalıp giden insanlar olduk, çayın demine, yağmurun sesine.
Deniz bile olsan yağmurda ıslanırsın.
Her insan yağmur damlası gibidir; kimisi çamura, kimisi gül yaprağına düşer.
Bizim sohpetimiz nisan yağmuruna benzer.
Hayat fırtınada sığınak bulmak değildir. Yağmurda dans etmeyi öğrenmektir.
Gülüşün; hani yağmur yağarken güneş açar ya onun gibi bir şey.
Balığın ağzına düşerse inci olur, yılanın ağzına düşerse zehir olur.
Unutma! Geç yağan yağmurlar, hayat vermez kurumuş çiçeklere.
Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz.

Kızmıştım, doğru ama senden vazgeçebileceğimi nasıl düşünürsün? Yağmur yağmadığı için toprak buluttan vazgeçebilir mi?
Yağmur iyilerin üzerine de yağar, kötülerin de.
Yağmur namuslunun da, namussuzun da üstüne yağar. Bu yağmur hangisini daha çok ıslatır? Yanıt: namusluyu. Çünkü namussuz namuslunun şemsiyesini çalmıştır.
Yağmuru sevmezse, Gökkuşağı renksiz olur.
Yel yapraklarımı savurur, dört yanım yağmurla örtülü; güz vaktim gerçek ya, ne yağmur! Kafamda hep bir uykusuzluk ve masamda bir düşler gülü, gecenin içinde, soyunuk.
Yağmur daha bir anlamlı gelir yüreği dünden ıslak kalanlara.
Yağmur çiseliyor, korkarak yavaş sesle bir ihanet konuşması gibi.
Yağmur çiseliyor, beyaz ve çıplak mürted ayaklarının ıslak ve karanlık toprağın üstünde koşması gibi. Yağmur çiseliyor, serezin esnaf çarşısında, bir bakırcı dükkânının karşısında. Bedreddinim bir ağaca asılı.
Yağmur çiseliyor, gecenin geç ve yıldızsız bir saatidir ve yağmurda ıslanan yapraksız bir dalda sallanan şeyhimin çırılçıplak etidir.
Yağmur çiseliyor, serez çarşısı dilsiz, serez çarşısı kör, havada konuşmamanın, görmemenin kahrolası hüznü ve serez çarşısı kapatmış elleriyle yüzünü.

Yağmur olsan binlerce damla arasından bulur tutardım seni, çünkü korkarım; toprak aldığını vermiyor geri.
Her yağmurda evleri başlarına yıkılan karıncalar vazgeçmezken, biz hangi deprem yüzünden vazgeçeceğiz.
Yağmurda yürümeyi hep sevmişimdir, böylece kimse ağladığımı göremez.
Özlem, işitilmek istenen bir sestir. Karanlıkta yağan yağmur gibi.
Yağmur başladı, gelse de ıslansak dediği biri olmalı insanın.
Sevdanı bulutların üzerine yazmışsın, yağmur olarak dökülüyor gözlerimden.
Gökkuşağı’na ulaşmak istiyorsan yağmura katlanmak zorundasın.
Belki yağmura gerek kalmazdı, insanlar bu kadar kirli olmasaydı.
Toprak bir gün yağmurun kıymetini anlayacak ama o gün yağmur yağmayacak.
Sıradaki yağmur bize gelsin, yıkasın ne varsa, ne kir kalsın ne de kalplerde kin.
Sen yoksun, boşuna yağıyor yağmur, birlikte ıslanamayacağız ki.
Belki de ben yağmuru yanaklarımdaki parmak izlerini sildiği için bu kadar sevdim.
Yağmur yağıyor, ıslanıyor etraf, ağlasak kimse anlamaz değil mi?
Yağmur duasına çıkmadan önce meteorolojinin kayıtlarını karıştırmak her zaman faydalıdır.
Dışarıya yağmur yüreğime hasret fikrime sen, nasıl yağıyorsunuz üçünüz bir bilsen.
Yağmur olsan binlerce damla arasında bulur tutardım seni, çünkü korkarım; toprak aldığını vermiyor geri.
Yağmur ıslatıyor duygularımı hafif bir sis var sokağında, perdeler kapalı görünen yüz sensin gönül gözümde.
Ölmek için doğmuştur ya insan, o yüzden her yağmur sonrası toprak kokusunu sever.
Hiçbir yağmurda sensiz ıslanmaya cesaret edemedim ben, işte bundan pencereden öteye geçmedi hayallerim.
Nasıl anlatsam? Her yağmur damlası mesela seni seviyorum olsaydı, her yeri sel alırdı.
Her yağmurda evleri başlarına yıkılan karıncalar vazgeçmezken, biz hangi deprem yüzünden vazgeçeceğiz.
Yağmur damlaları gibiydin, öyle masum damlıyordun kalbime ve ben sana aşık oldum.
Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını; herkesin yüzü ıslak, başı eğik, herkes benim hep olduğum gibi.

Yağmur mutluluğuma gölge düşürmek için yağıyorsun aldırmıyorum, niyetin beni ıslatmaksa ben zaten ağlıyorum.
Bir yağmur damlası seni seviyorum anlamı taşısaydı ve sen bana seni ne ne kadar sevdiğimi soracak olsaydın, inan ki bir tanem her gün yağmur yağardı.
Bir gün yağmura yakalanırsan benden kaçtığın gibi yağmurdan da kaç, çünkü bulutların arkasında kaybolan aşkı için ağlayan benim.
Yağmur yağar akasyalar ıslanır. Bulutlar uçuşur gecelerin, ben yağmura deli buluta deli, bir büyük oyun yaşamak dediğin, beni ya sevmeli ya öldürmeli.
Yağmuru sevdiğini söylüyorsun ama yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun, güneşi sevdiğini söylüyorsun ama güneş çıkınca gölgeye kaçıyorsun, rüzgârı sevdiğini söylüyorsun ama rüzgar çıkınca perdeni örtüyorsun. İşte bundan korkuyorum, çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun.
Uyu! Gözlerinde renksiz bir perde, bir parça uzaklaş kederlerinden. Bir ruh gülümsüyor gibi derinden, mehtabın ördüğü saatler nerede? Varsın bahçelerde rüzgar gezinsin, yağmur ince ince toprağa sinsin, bir başka alemden gelmiş gibisin, dalmış gözlerinle pencerelerde.

Yağmur
Yağmur Nasıl Oluşur
Yeryüzündeki suların buharlaşarak (yoğunlaşarak) yukarı yani gökyüzüne çıkması ile başlayan yağmur oluşumu kısaca şu şekilde gelişir.
Su damlacıkları, rüzgarın etkisi ile beraber havada birbirine çarparlar, çarpma sonucu kar topu misali büyüyen damlacıklar bulutları oluşturur ve oluşan ağırlığı daha fazla taşıyamayan bulutlar yer çekimin de etkisi ile yeryüzüne düşerler, oluşan bu olaya yağmur denir.
Bir diğer yol ise kristalleşmedir. Soğuk havada donan su damlacıkları, ufak kristallere dönüşüp yeryüzüne doğru inmeye başlar. Bu kristaller aşağı katmanlara inerken daha sıcak hava ile karşılaşırlar ve ısınan hava kristallerin çözülmesine neden olarak çözünüp su damlacıklarına dönüşür ve yağmur haline gelmiş olurlar.