Sarı Kantaron nerede yetişir, nerede ve nasıl kullanılır, sarı kantaron çayı nasıl hazırlanır, nasıl demlenir, günde ne kadar içilmeli, sarı kantaron çayı hangi durumlarda dikkatli içilmeli, sarı kantaron yağının zararları, sarı kantaron yağı cilde nasıl uygulanır, sarı kantaronun faydaları, zararları ve yan etkileri – konuyla ilgili en doğru bilgileri sayfamızda bulabilirsiniz.
SARI KANTARON
Diğer İsimleri: KAN OTU, BİNBİRDELİK OTU, KILIÇ OTU, KOYUNKIRAN, KUZUKIRAN, KANTARİYYON, MAYASIL OTU, YARA OTU, ST. JOHN’S WORTH,
Latince Adı: HYPERİCUM PERFORATUM,
İngilizce Adı: HARDHAY, Almanca Adı: JOHANNİSKRAUT, Fransızca Adı: MİLLEPERTUİS,
Sarı Kantaron Nerede Yetişir?
Sarı kantaron otu, sarı kantarongiller (Hypericaceae) ailesine ait bir bitki türüdür. Yüksekliği 80 santimetreye kadar ulaşabilen, çok yıllık bir bitkidir. Sarı, yıldız şeklinde çiçekleri olan kantaron otu, dünyanın pek çok yerinde bulunmaktadır. Özellikle Avrupa’da, Kuzey Afrika’da, Batı Asya’da tarla, yol ve orman kenarlarında doğal olarak yetişmektedir. Sonradan Kuzey Amerika topraklarına da uyum sağlamış ve kendiliğinden kırlarda yetişmeye başlamıştır. Ülkemizde en çok Kaz dağları ve Ege Bölgesi’nde görülür.
Sarı Kantaron Nerede ve Nasıl Kullanılır?
Anadolu’da yoğun olarak yetişen ve kullanımı oldukça yaygın olan bu bitkinin yağ, tentür, preparat ve çay şeklinde kullanımı bulunmaktadır. Yaz aylarında toplanıp kurutulan kantarondan elde edilen yağ her evde bulunması gereken çok etkili bir ilaçtır. Sarı kantaron yağının özellikle kemik erimesi sonucu dizlerde oluşan ağrılara iyi geldiği söylenmektedir. Usulüne uygun olarak hazırlanan tentürü de yağı kadar önemli ve etkili bir ilaçtır.
Sarı Kantaron Çayı Nasıl Demlenir?

Sarı kantaron çayı, belirtilen şekilde ve verilen miktarlara muhakkak uyularak hazırlanması gereken bir çaydır. Orta boy bir su bardağı dolusu soğuk suya, 2 veya 3 çay kaşığı ince kıyılmış sarı kantaron eklenir. Kaynama derecesine kadar ısıtılıp hemen ocaktan alınır. Bu şekilde ağzı kapalı olarak 5-10 dk. arası demlendirilir. İyice demlenen çay süzülerek bir bardağa alınır. Sarı kantaron çayı uzun süre demlenirse acı bir tat bırakabilir. Bu nedenle sarı kantaron çayının demlenmesi 10 dakikayı geçmemelidir. Günde 2-3 bardak taze demlenmiş kantaron çayı, aç karnına veya öğün aralarında çok kaynar olmayacak şekilde içilir. Aynı şekilde hazırlanan çay, yaralara haricen, yıkama ya da kompres yapmak suretiyle de kullanılabilir.
Sarı Kantaron Günde Ne Kadar İçilmeli?
Pek çok rahatsızlıkta yadsınamayacak derecede önemli faydaları bulunan sarı kantaron, belirtilen günlük miktar aşıldığında vücutta tehlikeli olabilecek ciddi değişikliklere neden olur. Bu nedenle günde 2-3 orta boy bardak sarı kantaron çayı bitki uzmanlarınca tavsiye edilen ideal miktardır.
Sarı Kantaron Çayı Hangi Durumlarda Dikkatli İçilmeli?
Sarı kantaron çayını tüketecek kişilerin bazı durumlarda daha dikkatli olması gerekmektedir. Özellikle tansiyon ilacı, antidepresan ve astım ilacı kullanan kişiler sarı kantaron çayını içmeden önce muhakkak doktorlarına danışmalıdır. Şizofren hastası olanlar ve alzheimer rahatsızlığı bulunanlar asla tüketmemelidir. Ameliyat olacak kişilerin ise 15 gün öncesine kadar sarı kantaron çayı içmemeleri önerilir. Fazla tüketildiğinde mide bulantısı ve ağız kuruluğu yaptığı bilinen sarı kantaron çayını faydalı diyerek sürekli içmek sağlıklı vücutta dahi sıkıntılar doğurabilir.
Sarı Kantaron Yağı Nasıl Yapılır?

Taze ya da kurutulmuş sarı kantaronlar hafifçe ezilmiş çiçekleri ve saplarıyla birlikte bir cam kavanoza ya da şişeye koyulur. Bitki kavanozun en az yarısına kadar gelmelidir. Ardından bulunabilecek en doğal zeytinyağı (sızma zeytinyağı olursa çok daha iyi olur) kavanozun ağzına kadar eklenir ve mayalanma süreci tamamlanana kadar (3-4 gün) kapağı açık vaziyette güneşte bekletilir.
Sonra kavanozun kapağı sıkıca kapatılır. Kavanoz mümkünse günde 2-3 saat güneş gören bir yerde 2 ya da 3 ay bekletilmelidir. Kavanozun her gün bir kez güzelce çalkalanması gerekmektedir. 2-3 ay geçtikten sonra sarı kantaron yağı kırmızımsı bir renge kavuşur, bu yağınızın hazır olduğu anlamına gelir. İki kat temiz bir tülbentle yağı süzülerek bitkiden ayrılır. Koyu renkli cam bir şişeye aktarılır ve çok sıcak olmayan ortamda saklanır. En az 2-3 yıl boyunca bozulmadan, güvenle kullanabilirsiniz.
Sarı Kantaron Yağının Zararı Var mı?
Kantaron yağı doğru ve ölçülü bir şekilde kullanıldığında ciddi bir zararı olmuyor ancak her üründe olduğu gibi kantaron yağının da aşırı kullanımında faydalı etkileri zarara dönüşebiliyor. Bu nedenle asla ama asla kullanırken aşırıya kaçmamak, yukarıda anlatıldığı şekillerde ve miktarlarda kullanmak gerekiyor.
Sarı Kantaron Yağı Cilde Nasıl Uygulanır?
Güneş ışınlarından uzak bir yerde veya gece yatmadan önce temizlenmiş cilde birkaç damla kantaron yağı masaj yapmak suretiyle sürülür. 1 saat beklettikten sonra mutlaka temizlenmelidir.
Sarı Kantaronun Faydaları Nelerdir?
- Sarı kantaron, sinirsel rahatsızlıklara karşı kullanılabilecek en önemli bitkiler arasındadır. Stres ve ruhsal sıkıntı yaşayan pek çok hastada kullanıldığında olumlu sonuçlar verdiği görülmüştür. Mutluluk hormonlarının salgılanmasını destekleyerek depresyon gibi olumsuz ve ciddi sorunlardan kurtulmaya yardımcı olur.
- Melatonin salınımını artırarak huzursuzluk ve uykusuzluk durumlarında rahatlatıcı etki gösterir.
- Bir çalışma, bitkinin konsantrasyonu artırdığı, kavrama kabiliyetini geliştirdiğini göstermiştir. Ancak henüz kanıtlanmış bir bilgi değildir.
- Adet sancılarını dindirmede etkili olduğu gibi, menopoz sıkıntılarına karşı da mutlaka kullanılması gereken bir bitkidir.
- İshali kesip, mide ağrılarını giderir. Bir çorba kaşığı kantaron yağı içilirse, ülser yaralarına ve idrar yollarındaki yaralara iyi gelir.
- Midedeki asit fazlalığını dengeleyerek, gastrit sorununu giderir.
- Birçok antienflamatuvar ilaçtan farklı olarak mide üzerinde olumsuz etkilerinin bulunmadığı, hatta ülser tedavisinde de etkili olduğu rapor edilmiştir.
- İltihap önleyici etkisi sayesinde vücutta oluşmuş iltihaplanmaların hızla iyileşmesine destek olur.
- Antiviral ve antibakteriyel etkileri vardır. Sarı kantaronun esas etken maddesi olan hiperisinin, AIDS hastalığının etkeni olan HIV virüsünün de aralarında olduğu çeşitli virüslere karşı etkinliği deneysel olarak kanıtlanmıştır.
- Antiseptik özelliği sayesinde vücudu mikroplara karşı savunur.
- Vücudu kuvvetlendirir. Nekahat devresini kısaltır.
- Akciğer hastalıklarında faydalıdır. Öksürüğü keser.
- Özellikle karaciğer ve safra kesesi için harika bir koruma kalkanıdır.
- Sırt ve bel ağrılarını hafifletmede, siyatik ve romatizmayı iyileştirmede güçlü etkisi olan bir ilaçtır.
- Karnı ağrıyan bebeklerin karınlarına kantaron yağı ile masaj yapıldığında bebeklerin rahatlamalarını sağlar.
- Alkol, sigara, nikotin ve kafein gibi maddelerden dolayı vücutta meydana gelen bağımlılıkların tedavisinde etkili olabileceğini kanıtlayan çalışmalar bulunmaktadır.
- Dudak uçuğu, suçiçeği, zona, nevralji gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılır.
- Lenf bezi şişkinliklerinde kantaron yağı ile hafif friksiyon yapılması oldukça faydalıdır.
- Çay olarak tüketimi sindirimi hızlandırıp, iştahı açar.

- Çocukların gece işemelerinde kullanılmaktadır.
- Gut hastalığında iyileştirici etkisi vardır.
- Sarılık hastalığında önemli bir tedavi edicidir. Sarılık üzerindeki olumlu etkisi klinik çalışmalarla da kanıtlanmıştır.
- Varis tedavisinde oldukça etkilidir.
- Kansere karşı çok önemli bir etkiye sahiptir. Kanserli hücrelerin büyüyüp çoğalmasını engeller.
- Baş ağrısına karşı iyi bir ağrı gidericidir.
- Egzama gibi cilt rahatsızlıklarında olumlu etkiler gösterdiği bilinmektedir.
- Ciltte oluşan sivilcelerle baş etmeyi bilen sarı kantaron, sivilcelerden kalan izlerin de geçmesini sağlar.
- Vücuttaki melanin maddesinin eksilmesiyle deride görülen kısmi renk bozuklukları sonucu ortaya çıkan vitiligo hastalığının tedavisinde yardımcıdır.
- Hücrelerin hızla yenilenmesini sağladığından yaraların iyileşmesini de hızlandırmaktadır.
- Güneş yanığı gibi dönemsel cilt lekelenmelerinde de olumlu etkileri olduğu için sıkça kullanılır.
Sarı Kantaronun Zararları ve Yan Etkileri Nelerdir?
- Ağızda kuruluk, baş ağrısı, kabızlık, çarpıntı, terleme ve mide bulantısı fazla kullanım sonucu görülen yan etkilerdir.
- Serotonin arttırıcı etkisi hipertansiyona yol açabilir.
- Başka ilaçlarla birlikte kullanımı karaciğer hasarı oluşturabilir.
- Doğum kontrol, antidepresan, astım, epilepsi, kanser ilaçları kullananlar ve AİDS’e karşı antiviral ilaçlar kullananlar doktorlarına danışmadan sarı kantarondan kesinlikle uzak durmalıdır.
- İntihar eğilimi bulunan kronik depresyon hastaları kullanmamalıdır.
- Hamile ve emziren kadınların kullanması sakıncalı olabilir.
- Ameliyat olacak hastalar sarı kantaron haplarının kullanımını 15 gün öncesinden bırakmalıdır.
- Kantaron çayının içildiği ya da hapının kullanıldığı dönemde cilt, güneş ışığına ve solaryuma karşı daha hassas olur. Olası lekelerden korunmak için sarı kantaron kullanılan dönemde güneş ışığından sakınmak gerekir.
- Organ nakli yapılması gereken hastalarda doku reddine yol açabilir, organ nakli yapılan hastalar kullanmamalıdır.
- Aşırı saç dökülmesine sebep olabilir.
- Ayrıca bakınız Rezene Çayı
Okuyucunun Dikkatine
Hazırlayan ve Bilinmesi Gerekenler İçin Buraya Tıklayınız.
Değerli okuyucu! Ben Avukat Özgen Terzi. Ben de sizler gibi bir web kullanıcısıyım. Aynı zamanda çocuklarının dünyaya gelmesiyle birlikte, yaşama dair pek çok alanda farkındalık sahibi olmak isteyen bir anneyim. Bunun için en büyük yardımcım internet diye düşünüyordum. Ne yazı ki, ihtiyacım olan konulara dair okuduğum yazıların çoğu zaman eksik ve yanlış bilgilerle hazırlandığını, hiçbir araştırmaya gerek duyulmadan kopyala yapıştır yöntemiyle sayfalara taşındığını gördüm. Bu durum beni ciddiyetle araştırmaya sevk etti. Öncelikli olarak, bitkiler ve besinler konusunu ele aldım. Bunun için, kaliteli yayınları takip ettim, alanında uzman kişilerin kaleme almış olduğu kaynakları okudum, inceledim. Edindiğim bilgilerin doğruluğunu teyit edip yazıya döktüm ve en nihayet bu yazıları sizlerle buluşma noktamız olan birbox.net te paylaştım, paylaşmaya da devam edeceğim. Sizler de deneyimlerinizi ve bana iletmek istediğiniz mesajları sayfanın altında bulunan yorumlar kısmı aracılığı ile iletebilirsiniz.
Okuyucunun Dikkatine: Sayfamızda anlatılanlar tamamen genel bilgilendirme amaçlıdır. Yazı yayına alındıktan sonra, zaman içerisinde güncelliğini ve geçerliliğini yitirebilir. Sunmuş olduğumuz bilgiler hiçbir zaman doktor teşhisinin yerini tutmaz, reçete niteliği taşımaz. İlgili besinin ya da ürünün faydaları her bünyede farklı etkiler gösterebilir. Her şeyden önce, kullanacağınız besine karşı alerjiniz olup olmadığını bilmelisiniz. Doktora gitmeden ve rahatsızlığınızın tam olarak ne olduğunu öğrenmeden, burada anlatılan bilgilerden yola çıkarak, kendi kendinizi tedavi etmeye çalışmamalısınız. Doktorunuzun vermiş olduğu ilaçlar var ise, öncelikli olarak onları kullanmalısınız. Burada anlatılan bitki ve besinleri, tıbbi tedaviye destek amaçlı uygulamalısınız. Aksi durumda oluşabilecek sorunlardan sitemizin sorumlu tutulamayacağını önemle hatırlatırız.
Bir çok siteden okudum ve okadar kafam karıştıki bir tek sizin siztenizdeki bilgiler net ve kafa karışıklığı yaratmadı teşekkürederim. Sizi takip etmeye devam edicem ve her arkadaşıma tavsiye edeceğim.